İkinci Meşrutiyet Döneminin önemli şahsiyetlerinden Harbiye Nazırı ve Sadrazam Mahmut Şevket Paşa'nın 11 Haziran 1913 tarihinde Harbiye Nezaretinden çıkarken yolu kesilerek şehit edildiği sırada içinde bulunduğu makam arabası sergilenmektedir. Ayrıca Sultan II. Abdülhamit'in şahsına hediye edilen silah ve eşyalar, Serasker Hüseyin Avni Paşa, Gazi Ahmet Muhtar Paşa ve Tevfik Sağlam gibi dönemin ünlü kişilerine ait üniforma, silah ve teçhizatlar da bu salonda bulunmaktadır.
Salondan Seçilen Objeler
Birinci Dünya Savaşı Döneminde kullanılan çeşitli silah, sancak, zafer kurdeleleri, madalyalar, nişanlar gibi örneklerin yanı sıra Enver Paşa gibi Birinci Dünya Savaşı'nda büyük rolü bulunan kişilerin özel giysileri, üniforma ve silahları sergilenmektedir.
Salondan Seçilen Objeler
Çanakkale Savaşları Salonu'nda, savaş alanlarından toplanmış çeşitli buluntu malzemeler ile Çanakkale'de alayı ile birlikte şehit olan Alay Komutanı Yarbay Hüseyin Avni Bey'e ait üniforma görülebilir.
Ayrıca bu dönemde giyilmiş Türk, İngiliz ve ANZAK birliklerine ait başlıklar, kıyafet aksesuarları, teçhizat, bayrak, sancak, bandıra, silahlar, madalya ve nişanlar da bu salonda sergilenmektedir.
Çanakkale Savaşları'nın projeksiyon gösterimli ve panoramik maketli olarak anlatımının yapıldığı Diorama Salonu müzemizin ilgi çekici bölümlerinden biridir.
Kurtuluş Savaşı'nın komutanlarından Kâzım Karabekir, Ali Fuat Cebesoy, Refet Bele, Asım Gündüz, Şükrü Naili Gökberk, Ömer Halis Bıyıktay'a ait özel koleksiyonlar ve esir düşen Yunan Ordusu Başkomutanı Trikopis'in karargâhında ele geçirilen eşyalar bulunmaktadır.
Kurtuluş Savaşı'nın önemli milislerinden, Ege'de Yunanlara karşı ilk direnişi başlatan Demirci Mehmet Efe'ye ait koleksiyon ve Mustafa Kemal ATATÜRK'ün Eşme sırtlarında "Ordular ilk hedefiniz Akdeniz'dir... İleri!" emrini verişini anlatan maketli kompozisyon izlenmeye değer niteliktedir.
Salondan Seçilen Objeler
Bu salon Kore Savaşı (1950-1953) ve Kıbrıs Barış Harekâtı (1974)'na ayrılmıştır. Kore Tugay Komutanı Tuğgeneral Tahsin Yazıcı, Alay Komutanı Şehit Albay Nuri Pamir ve Celal Dora'ya ait üniforma, sancaklar, madalya ve nişanlar Kore Bölümü'nde sergilenmektedir. Kıbrıs Barış Harekatı'na katılan komutanlara ait objeler ile harekât sırasında ele geçirilen silah ve üniformalar ise Kıbrıs Bölümü'nde sergilenmektedir.
Salondan Seçilen Obje
Askeri Müze'nin askeri malzemeler, mehter enstrümanları ve kişİsel koleksiyonlar dışındaki eserlerİ Etnografik ve Yazma Eserler Salonu'nda sergilenmektedir.
Eserlerde kullanılan malzeme bakımından gümüş, cam, bakır, porselen, ağırlıktadır. Kullanım alanları bakımından da eserler çeşitlilik göstermektedir. Günlük yaşantı içinde işlevsel olarak kullanılan tepsi, kaşık, tabak gibi eserler ile bastonlar yer almaktadır. İç mekanların süslenmesi amacıyla kullanılan dekoratif boynuz, şamdan, gibi eserler ile dini yaşantı nesnelerinden olan cüz kesesi, keşkül, asa, gibi eserler koleksiyonun parçalarındandır.
Bu salonda ayrıca yazma eserler ile ferman ve beratlar da sergilenmektedir.
Genç Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bu yana görev yapmış olan tüm Genelkurmay Başkanlarımızın üniformalarının, silahlarının ve bazı özel eşyaları ile kendilerine görevleri sırasında hediye edilmiş olan şilt ve objelerin yer aldığı bir salondur.
Hâlen Askerî Müze ve Kültür Sitesi olarak kullanılan Harbiye binası 1841 yılında Osmanlı Ordusuna subay yetiştirmek üzere yapılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan sonra da işlevini sürdüren bu okulda, yaklaşık 100 yıllık süre içinde, birçok subay ve komutan yetişmiştir. Bunların arasında en önemlisi de kuşkusuz Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve Büyük Devlet Adamı Mustafa Kemal ATATÜRK'tür.
ATATÜRK'e ayrılan bu salonda; ATATÜRK'ün resimleri, şahsi eşyaları, madalya ve nişanları, kendisine hediye edilen objeler ile Anıtkabir, Erzurum Kongre Binası, Sivas Kongre Binası, Birinci TBMM Binası, Şişli Atatürk Evi ve Selanik'te ATATÜRK'ün doğduğu evin maketleri bulunmaktadır.
Salondan Seçilen Objeler
Tarihin ilk devirlerinden itibaren Türk Milletinin yaşamında önemli bir yere sahip olan çadır, Osmanlılar zamanında da kullanılmış ve yüzyıllar içinde önemini koruyarak gelişmiştir.
Çadırın bel kemiğini oluşturan direk ya da direkler ahşaptan yapılmış ve çadırın dışında kalan bölümüne hâkimiyetin sembolü olan çadır alemleri yerleştirilmiştir.
Osmanlılar, savaşlarda; saray teşkilatından devlet idaresi birimlerine, günlük yaşamda ise mesire ve eğlencelerde, adalet sisteminde ve sağlık ihtiyaçlarında çadırdan faydalanmışlardır.
Çadırların biçimlerinde, boyutlarında, malzemesinde ve süsleme programındaki zenginlik ait olduğu kişilerin sosyal derecelerine göre farklılık gösterir.
Osmanlı çadırları taşıyıcı sistemine göre gruplanırlar. Sayebanlar gölgelik olarak bir grup oluştururlar. Otağı Hümayun gerek boyutları ve süslemesi, gerekse fonksiyonu bakımından başlı başına bir grubu oluşturur.
Askerî Müze Çadırlar Salonu'nda sergilenen sayebanlar, tek direkli çadırlar, çift direkli çadırlar, çadıra ait bölümler, çadır direkleri ve alemlerinde Osmanlı süsleme sanatının incelikleri izlenebilir.
Salondan Seçilen Objeler
Osmanlı Sultanlarından III.Selim ile saray görevlilerinin o dönemin kıyafet ve aksesuarlarına sadık kalınarak hazırlanmış olan modellerinin sergilendiği III.Selim Köşesi müzemizin canlı bölümlerinden biridir.
Belgelerle Ermeni Sorunu Salonu'nda; savaş dönemini kapsayan 1915 yılında çıkarılmış olan Tehcir (Zorunlu Göç) Kanunu ile ilgili orijinal belgeler ve fotoğraflar sergilenmek suretiyle asılsız Ermeni iddialarının ardındaki gerçekler su yüzüne çıkarılmak istenmiştir.
Ermenilerin Anadolu’da yapmış oldukları katliamlarla ilgili resmî raporlar ve katledilen masum Türk halkının fotoğrafları, savaş sırasında bile Osmanlı Ordusunda görev yapan Ermeni vatandaşların olduğunu gösteren resmî yazışmalar, Tehcir Kanunu'nun uygulanması ile ilgili Bakanlar Kurulu kararı, tehcire tâbi tutulan Ermeni vatandaşların illere göre dağılımlarını gösteren liste ve 1921 yılında Berlin’de bir Ermeni tarafından şehit edilen Sadrazam Talat Paşa’nın üzerinden çıkarılan kanlı gömleği dikkat çeken ve düşündürücü olan objelerdir.
Salonda sergilenmekte olan orijinal Osmanlıca dokümanların Türkçe ve İngilizce çevirileri ise yine aynı salonda bulunan kürsüler üzerinde ziyaretçilerin izlenimine sunulmuştur.